Yazar "Çelik, Ahmet Duran" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 14 / 14
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Analysis of ınput usage efficiency in dairy cattle enterprises: a case Study of Turkey(Universidade Federal Rural de Pernambuco, 2021) Çelik, Ahmet DuranThis study aimed at analyzing the factors which affect the milk production amount in the Hatay province by means of the functional analysis. Within the study, data from 141 dairy cattle enterprises in the Hatay province were used as the main material, which were chosen by the Stratified Sampling Method. According to the research results; the number of cattle average per enterprise was 11,04, the dairy cattle average per enterprise was 4,87, the annual milk production amount average per enterprise was 27 tons, and milk production per dairy cattle was 18,7 lt. According to analysis results based on the Cobb-Douglas production function; roughage, concentrate feed, cereal grains, labor force usage, and veterinary and medicinal expenses were found to affect the milk production amount during the lactation period positively. The production elasticity total of the variables in the estimating equation was found as (?bi) 1,225, which indicates increasing returns to scale. Among the variables of the equation, roughage was found to have the highest efficiency coefficient with 3,18. According to the values obtained from the ratio of technical substitution levels of the production factors to the price levels, input combinations used in production were found economically improper. In other words, resource utilization of the factors in milk production in the research area was not at a rational level. In order to carry out more profitable milk production activities in the research area; the enterprises could concentrate on growing more forage plants on their fields, and using their own cereal grains in forage rations. Additionally, it’s important for the enterprises to increase the level of the pure breed/pure breed cross ratio in the herd population. © 2021, Universidade Federal Rural de Pernambuco. All rights reserved.Öğe Consumers' perception about genetically modified foods and their purchase intention in the city center of Hatay, Turkey(2016) Çelik, Ahmet Duran; Dağıstan, ErdalBu çalışmada, Hatay ili merkezinde yaşayan tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünler hakkındaki algıları ve satın alma gönüllülükleri incelenmiştir. Çalışmanın ana materyali, yüz yüze görüşme yöntemi ile 343 tüketiciden elde edilen verilerden oluşmaktadır. Veriler, liket ölçeği ve korelasyon analizi ile analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünler hakkındaki risk algılarının oldukça yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Tüketiciler genetiği değiştirilmiş ürünleri satın almaya gönüllü olmayıp, geleneksel yollarla yetiştirilen ürünleri tüketmek istemektedirler. Yüksek risk algısı, tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünlerle ilgili bakış açıları ve satın alma gönüllülükleri üzerinde belirleyici rol oynamaktadır. Çalışmadan ayrıca, tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünler hakkındaki farkındalık ve bilgi seviyelerinin oldukça düşük olduğu, algı ve yaklaşımlarının çoğunlukla ön yargılar üzerine kurulu olduğu sonucuna ulaşılmıştırÖğe Defne bitkisinin Hatay ili ekonomisindeki yeri ve önemi(2017) Semerci, Arif; Çelik, Ahmet DuranGünümüzde Odun Dışı Orman Ürünleri ekonomik ve kültürel açıdan giderek daha fazla önem kazanmaya başlamıştır. İkinci ürün olarak değerlendirilen ve tıbbi - aromatik bitkiler grubunda yer alan defne bitkisi genelde Türkiye özelde ise Hatay İli için özel önem arz etmektedir. Dünya defne yaprağı talebinin %90'a yakın kısmını karşılayan Türkiye bu üründe en önemli tedarikçi ülke konumundadır. Kullanım alanı oldukça yaygın olan defne, Türkiye tıbbi ve aromatik bitkiler dış satım değerinin yaklaşık %24'ünü oluşturmaktadır. Türkiye'nin defne yaprağı üretimi 20.000 tonu aşarak 2015 yılında bir önceki yıla oranla %39, defne yaprağı geliri ise %77 oranında artış göstermiş, üretilen miktarın %59'u ise dış satıma konu olmuştur. Hatay İli'nin hem tarihsel ve kültürel geçmişinde hem de ekonomik hayatında özel bir yere sahip olan defne, il orman yüz ölçümünün %40'lık bir kısmını oluşturmaktadır. İlde yaklaşık 7.500 kişiye iş imkânı sağlayan sektörün il ekonomisine katkısı yaklaşık 40 milyon TL'dir. Bu çalışmada Türkiye genelinde ve Hatay İli özelinde defne bitkisinin önemli farklı yaklaşımlarla ortaya konulmuştur. Çalışma sonunda defne yaprağı toplama, işleme ve pazarlama bağlamında tespit edilen sorunların çözümüne yönelik olarak; defne yaprağı, defne tohumu ve diğer defne ürünlerinin üretim miktarı yanında kalite düzeyinin artırılması ve sürdürülebilir bir yapıya sahip olunabilmesi için önerilerde bulunulmuşturÖğe Economic analysis of cotton production in Turkey: A case study of Hatay city(Turkish Science and Technology Publishing (TURSTEP), 2019) Semerci, Arif; Çelik, Ahmet DuranAmong all other agricultural products, cotton has an important place in terms of added value contribution and a wide usage variety in different industries. Turkey was the 7th largest fiber cotton producer in the world by the time period of 2016/17 with a production amount of 703000 tons which provides 3.05% of the total global cotton production. Hatay city is one of the important cities in terms of cotton production. The province holds 10.32% of cotton production areas and provides 10.84% of the cottonseed and fiber cotton productions in Turkey. In the enterprises which were examined, input amounts that were used to produce 5.29 tons Raw cotton were as follows; 26.2 kg seed, 648.8 kg fertilizer, 8.5 lt agricultural pesticide, 404.9 lt diesel fuel, 6417.1 kw electricity, and 26.7 manpower. In terms of irrigation and harvest methods, 71.45% of the enterprises were using the surface irrigation method, and 58.38% of them used the machinery harvest method. Within the research area, subsidy excluded income per unit area was found as 2447.24 USD/ha and subsidy included income was found as 3529.39 USD/ha. It was found that, agricultural subsidies increase the income per unit area at a level of 44.22%, and deficiency payments have the biggest share in this contribution (1052.97 USD/ha).Öğe Evaluation of the Medicinal and Aromatic Plants Processing Sector in Hatay Province(2021) Çelik, Ahmet Duran; Gül, AykutIn this study, the medicinal and aromatic plants sector of the Hatay province was evaluated with the SWOT Analysis (strengths, weaknesses, opportunities, and threats), and aimed to offer solutions for the development of the sector based on the opinions of the companies which are operating in the province. According to the research results, the rich natural vegetation of the province and its proximity to raw material resources, were found as the main 'strengths'. Insufficient incentives, lack of coordination, problems in accessing quality raw materials, and adulteration were found as the 'weaknesses'. Increase in demand and high added value potential, and the EXPO 2021 exhibition were found as the 'opportunities'. Security problems in the region due to the ongoing war in Syria were determined as the prominent 'threat'.Öğe Genetiği değiştirilmiş ürünlerde tüketici algılamaları ve satın alma niyeti üzerine etkileri(Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, 2015) Çelik, Ahmet Duran; Dağıstan, ErdalBu çalışmada Hatay ili Antakya ilçe merkezinde yaşayan tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünler ile ilgili algı ve satın alma niyetleri incelenmiştir. Araştırma kapsamında veriler yüz yüze anket yapılarak elde edilmiş olup, toplam 343 tüketici ile görüşülmüştür. Elde edilen veriler; çapraz tablolar, Ki-kare analizi ve Spearman korelasyon analizleri kullanılarak değerlendirilmiş, sonuç ve öneriler oluşturulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre, tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünler ile ilgili algılarının ve satın alma niyetlerinin demografik faktörlerden bağımsız olarak oluştuğu, bu konuda risk algılarının yüksek olduğu ve daha ucuz olmaları durumunda dahi genetiği değiştirilmiş ürün satın almaya niyetli olmayıp, geleneksel yollarla üretilen ürünleri tüketme eğiliminde oldukları belirlenmiştir. Özellikle yüksek risk algısı ve korku, tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünler hakkında algılamaları ve satın alma niyetleri üzerinde belirleyici rol oynamaktadır. Tüketicilerin genetiği değiştirilmiş ürünler ile ilgili farkındalıklarının ve bilgi seviyelerinin düşük olduğu ve konu ile ilgili algı ve yaklaşımlarının medya tarafından etkilenen önyargılar etrafında oluştuğu araştırmada ulaşılan bir diğer sonuçtur.Öğe Hatay ilinde tıbbi ve aromatik bitkiler piyasası ve geliştirilmesi imkânları(Turkish Science and Technology Publishing (TURSTEP, 2020) Çelik, Ahmet Duran; Gül, AykutHatay yöresi, tıbbi ve aromatik bitkilerin doğal olarak yayılım gösterdiği zengin bir ekosistemesahiptir. Yörede doğal olarak yetişen 2.000 civarında çiçekli bitki türü bulunurken bu türlerinyaklaşık 300 tanesi endemik bitkiler sınıfında yer almaktadır. Bu çalışmada, Hatay yöresindeyaygın olarak ticareti yapılan tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimi, işlenmesinin yanı sıra sektörünmevcut sorunlarının belirlenmesi ve bu sorunlara yönelik olarak çözüm önerilerinin getirilmesiamaçlanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, Hatay yöresinde tıbbi ve aromatik bitkilerinçoğunlukla doğadan toplanarak elde edildikleri, ürünleri işleyen firmaların kaliteli ve yeterlimiktarda hammadde temin etme konusunda sorunlar yaşadıkları, baharat amaçlı bitkilerin yarımamul olarak yöre dışına pazarlandıkları belirlenmiştir. Ayrıca yörede tıbbi ve aromatik bitkilerkonusunda örgütlenme ve koordinasyonun oldukça zayıf olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yöredekatma değeri yüksek türlerde kültürel üretimin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalara ağırlıkverilmesi, bütün paydaşların tek bir çatı altında temsil edildiği ve ortak kararların alındığı merkezibir yönetim yapısının oluşturulması, üretici ve işleyen firmalara yönelik teşvik ve desteklerinartırılması, hedef pazarlara yönelik etkili pazarlama ve tanıtım stratejilerinin geliştirilmesi veHatay ilinde çok yönlü çalışmalar yapacak bir tıbbi ve aromatik bitkiler araştırma merkezininkurulması, sektörün yöredeki gelişimi için önem taşımaktadır.Öğe Input usage and gross profit analysis in canola production: A case study of Çanakkale province, turkey.(Universidade Federal Rural de Pernambuco, 2021) Semerci, Arif; Çelik, Ahmet DuranCanola plant is grown worldwide for different purposes, and it ranks second after soybean among oleaginous seeds. Turkey is one of the countries in which its oleaginous oil supply amount dosen’t meet its own demand, therefore, Turkey’s canola production has been increasing in recent years as an alternative oleaginous seed product. According to the data of 2017, Turkey’s import value for oleaginous seeds and derivative products was 3,2 billion USD, in which 1,5 billion USD of it was oleaginous seeds. In other words, after petrol and petroleum products, oleaginous seeds and derivative products are placed on the top of Turkey’s importation product groups. One of the products that can fill Turkey’s oleaginous oil supply gap is the canola plant. According to the Turkish Statistical Institute (TSI) data of 2018, the proportional share of Çanakkale Province in Turkey’s canola production was 7.5%, making it the 5th region in canola production. The economic aspect of canola production was examined in this study and the data were obtained from 83 agricultural enterprises by means of the Complete Inventory Method. According to the research results, canola production took 1st place in the vegetative production pattern with 31.09%. The average canola production area was 8.41 ha, and average productivity was found as 2962 kg ha-1. In the study, the canola production gross output value was 1095.94 USD ha-1, the gross profit value was 293.60 USD ha-1, and the net profit value was found as 80.17 USD ha-1. It was also discovered that some subsidies for canola production such as field size based subsidies (diesel fuel and fertiliser subsidies) and deficiency payment subsidies; increased the gross output value by 27.31%, increased the gross profit value by 101.92%, and decreased production costs by 29.17%. In order to generate 2962 kg ha-1 of canola, (which is the production amount average per unit area) 4.5 kg of seed, 260 kg of pure fertiliser, 3,30 lt of agricultural pesticide, 130 lt of diesel fuel, and around 20 hours of man and machinery power were used. In order to increase the canola production amount in the Çanakkale Province it is necessary to; increase the level of irrigated production fields, increase certified seed usage, and revise the amount of deficiency payments according to the present conditions. © 2021, Universidade Federal Rural de Pernambuco. All rights reserved.Öğe Knowledge Level and Consumption Tendency of University Students About Functional Foods: A Case Study of Çukurova University(2021) Çelik, Hüseyin; Çelik, Ahmet Duran; Hayran, Seyit; Gül, AykutIn recent years in Turkey, consumers’ interest in functional products is increasing as in many countries. Specifically, consumers tend to consume functional products in order to maintain a healthy life and to prevent several health problems. The aim of this study was to determine the knowledge levels, attitudes and consumption tendency of students at Çukurova University on functional products. In this regard, a survey study was conducted with 103 students at Çukurova University. According to the research results, despite the fact that 70.87% of the respondents never heard the term ‘functional foods’, they consumed some of these products before. The most of the participants stated that they regularly consume mineral enriched-drinks (58.25%) and herbal teas (48.54%). Besides, most of the participants (65.00%) think that functional foods are beneficial for human health. Moreover, the health benefits of functional foods were found as the most important factor that effect consumers’ behaviour and perception.Öğe Risk Perceptions and Behaviours of Food Engineering Students About Food Safety: The Case Study of Hatay Mustafa Kemal University(2021) Çelik, Ahmet DuranFood safety is an important issue that concerns every consumer. In order to ensure food safety, the level of consumers’ awareness is important as well as the psychical environment of the food production process. According to some previous studies about food safety, a significant portion of food poisoning or various food-related illnesses are caused by improper food practices at home. This study aimed at determining the knowledge level, behaviour, and risk perception of food engineering students regarding food safety. According to the research results: 74,79% of the students \"always\" look at the expiration dates of food products while shopping; they trust supermarkets the most when purchasing meat products; and they consider genetically modified products (GMOs) to be the most risky food product groupÖğe Süt sığırcılığı işletmelerinde sermaye yapısı : Hatay ili örneği(2017) Semerci, Arif; Çelik, Ahmet DuranBu çalışmada Hatay İli süt sığırcılığı işletmelerinin sermaye yapılarını ortaya koymak ve meydana gelen gelişmeleri değerlendirmek amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda gerekli veriler, Hatay İli'nde seçilen 12 ilçeye bağlı 24 köyde faaliyet gösteren işletmeler arasından tabakalı örnekleme yöntemine göre belirlenen 141 süt sığırcılığı işletmesinden anket yapılarak elde edilmiştir. İncelenen işletmelerde aktif sermaye içinde hayvan varlığı %56 ile ilk sırayı almıştır. Pasif sermaye içinde öz sermaye oranı ise %92.21'dir. Belirtilen oranlar süt sığırcılığıyla ilgili olarak daha önce yürütülmüş olan araştırma bulgularıyla benzerlik göstermektedir. Araştırma, incelenen işletmelerde yılsonu itibariyle sığır sayısında bir atış olduğunu göstermekle birlikte, işletmelerin sahip olduğu inek sayısında %11.58'lik bir azalma da olduğunu ortaya koymaktadır. Yapılan çalışmada özellikle dişi danaların ve düvelerin önemli bir kısmı kasaplık olarak değerlendirilmiştir. Bu durum işletmelerin dişi hayvan varlığında küçülmeye gittiklerini göstermektedir. Bu durumu oluşturan ana nedenler ise; sütün değer olarak istenilen düzeye ulaşmamış olması, süt üreticilerinin süt ve ürünleri piyasasından yeterince pay alamaması, süt üretiminde girdi maliyetlerinin yüksek olması, işletmelerin küçük ölçekli olması ve hayvancılık desteklerinden faydalanma düzeyinin az olmasıdırÖğe Süt sığırcılığı yapan işletmelerin ekonomik analizi : Hatay ili örneği(2015) Semerci, Arif; Parlakay, Oğuz; Çelik, Ahmet DuranBu çalışmada Hatay ilinde faaliyet gösteren süt sığırcılığı işletmelerinin ekonomik yönden değerlendirilmesi yapılmıştır. Araştırmada kullanılan veriler, tabakalı tesadüfi örnekleme yöntemi ile belirlenen 24 yerleşim birimindeki 141 süt sığırcılığı işletmesinden elde edilmiştir. İşletmelerde süt sığırcılığı şubesinin varlıkları toplamı (aktif sermaye) 11366985 TL olup, hayvan sermayesinin payı %56.18’dir. İşletmelerde ortalama sığır sayısı 11.04 baş, inek sayısı ise 4.87 baştır. İşletmelerde ortalama süt üretimi yaklaşık olarak 27.4 tondur. Sağmal ineklerde ortalama süt verimi 18.73 lt/baş olarak tespit edilmiştir. Süt sığırcılığı faaliyetinde değişen masraflar toplamı 2.3 milyon TL, sabit masraflar ise 1.3 milyon TL olarak belirlenmiştir. Değişen masraflar içinde yem giderlerinin payı ise %80’dir. Araştırma sonucunda süt sığırcılığı faaliyet dalının gayri safi üretim değeri 4.4 milyon TL olarak hesaplanmıştır. Bu değerin %83’ü süt ve süt ürünlerinde oluşmaktadır. İşletme başına elde edilen brüt kar 9500 TL, net kar ise 355 TL’dir. Çalışmada süt maliyeti 0.94 TL/lt olarak hesaplanmıştır. 2013 yılında işletmelerin süt satış fiyatı ortalaması ise 1 TL/lt olmuştur. 141 işletmede üretilen toplam 3860 ton süt ve bu süt üretimi için yapılan masraflar dikkate alındığında, süt üreticisinin mutlak kârı 0.06 TL/lt olarak hesaplanmıştır. İşletmelerin süt üretim faaliyetlerine ilişkin ekonomik rantabilitesi %7.62, mali rantabilitesi ise %6.05 olarak hesaplanmıştır. Araştırma sonuçları, incelenen işletmelerde süt sığırcılığı faaliyetlerinin daha yüksek kar düzeyinde yapılabilmesi öncelikli olarak üreticilerin girdi temini ve süt pazarlaması konusunda hizmet veren örgütlere üye olmaları gerektiğini ortaya koymuştur.Öğe Tarımsal destekleme uygulamalarının süt sığırcılığı işletmelerinde verim ve ürün maliyetine etkisi : Hatay ili örneği-Türkiye(2017) Semerci, Arif; Çelik, Ahmet DuranTarımsal üretimin desteklenmesi günümüzde güncelliğini koruyan önemli konulardan biridir. Ülkeler değişen dünya ticaret kurallarına uymak şartıyla değişen oranlarda tarıma destek vermeye devam etmektedirler. 2014 yılında Türkiye'de tarımsal üretimin desteklenmesine 3,9 milyar$ ayrılmıştır. Tarımsal üretim potansiyelinin yüksek olduğu Hatay ilinde tarıma verilen destek aynı yıl yaklaşık 75milyon$ düzeyinde olmuştur. Hatay İlinin ülke tarımsal desteklerinden aldığı pay %2 düzeyindedir. Türkiye'de kayıtlı çiftçi başına destek miktarı 1.779,924 ilen değer Hatay İlinde 3.490,01$ olmuştur. Tarımsal üretimin önemli bir sektörü olan hayvancılık sektörü Türkiye'de uygulanan tarımsal desteklerden almış olduğu pay son yıllarda giderek artmaktadır. Hatay İlinde yürütülen çalışma ile süt sığırcılığı işletmelerinin hayvancılık desteklerinden faydalanma durumu incelenmiştir. Çalışma, anket uygulanan işletmelerden %52,17'sinin yem bitkisi yetiştirdiğini ve %25,53'ünün de yem bitkisi desteklerinden faydalandığını ortaya koymuştur. Desteklerden faydalanan işletmelerde süt verimi 5.728,9 lt, süt maliyeti 0,38$/lt, mutlak kar 0,03$/lt olarak tespit edilmiştir. Desteklerden faydalanmayan işletmelerde bu değerler sırası ile 5.334,4lt, 0,44$/lt ve 0,09$/lt olarak saptanmıştır. Yapılan çalışma sonucunda hayvancılık işletmelerine yönelik desteklerin ürün maliyetini azalttığı ve üretici gelirini önemli derecede artırdığı sonucuna varılmıştır.Öğe Türkiye’de Süt Sığırcılığı Sektöründeki Gelişmelerin Analizi(2020) Semerci, Arif; Çelik, Ahmet Duran; Durmuş, EylemKırsal alanda faaliyet gösteren ve tarımla ilgilenen işletmelerin gelirini ve karlılığını artırmadahayvancılık sektörü özel bir öneme bir öneme sahiptir. Çünkü hayvansal üretim faaliyetleri tarımişletmelerinde; üretilen ürünlerin değerlendirilmesine, işgücünün dengeli bir şekilde kullanılmasına,işletmenin nakit ihtiyacının yıl içinde sürekli bir şekilde karşılanmasında ve riskin dağıtılmasınayardımcı olmaktadır. 2017 yılı FAO verilerine göre Türkiye, dünya sığır varlığının %0,99’u ve ineksütü üretiminde ise %2,78’lik bir kısmına sahiptir. TÜİK verilerine göre 2004-2018 döneminde sığırvarlığı yıllık %4,62 artışla 17.042.506 baş, inek sütü üretimi ise yıllık %7,23 ’lük artışla 20.036.877ton düzeyine ulaşmıştır. Belirtilen dönemde süt üretimindeki artışta kültür ırkı sığırların payı%33,63’ten %61,39 düzeyine yükselmiştir. Ancak dünya genelinde süt ineklerinin verim değerlerisıralandığında Türkiye 57.sırada yer aldığı görülmektedir. Türkiye’de süt ineği varlığının %21,74’ü,inek sütü üretiminin de %22,77’si Konya, İzmir, Erzurum, Balıkesir ve Diyarbakır illerindegerçekleşmiştir. Türkiye’de tarımsal üretimin artırılmasına yönelik olarak Tarım ve OrmanBakanlığı tarafından 2018 yılında verilen 14,5 milyar TL desteğin %25,79’u hayvancılık sektörüneaittir. Çalışmada elde edilen veriler süt sığırcılığına yönelik faaliyetlerin doğrudan ya da dolaylıolarak; bölgelerarası gelişmişlik farkının azaltılması ve kısal alanda faaliyet gösteren işletmeleringelirlerinin artırılmasında önemli bir sektör olduğunu ortaya koymuştur.