Yazar "Çelik, Salih" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Incontinentia pigmenti : olgu bildirimi ve 5 yıllık takip(2017) Sarı, Ayşegül; Çelik, SalihTANITIM:Sendromu) X-kromozomuna bağlı dominant geçiş gösteren, ektodermal ve mezodermal kökenli organ tutulumlu bir hastalıktır. Cilt, göz, diş ve merkezi sinir sistemini etkiler.OLGU BİLDİRİMİ: Hasta, Incontinentia Pigmenti tanısıyla Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji kliniğinden Mustafa Kemal Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji kliniğine, ağız içerisinde diş germlerinde ve kretler bölgesinde anomali olup olmadığının değerlendirilmesi için gönderildi. Hasta 5 yıl boyunca farklı yaşlarda kliniğimizde takip edilerek; 42 günlükken, 6 aylıkken ve 5 yaşındayken tarafımızdan görüldü. Hastanın farklı kontrol seanslarında yapılan ağız dışı muayenesinde, ikinci evre eritemli, hiperkeratotik papül ve plaklar hastanın kol ve bacaklarında mevcutken; farklı evrelerde seyreden, lineer yerleşimli hiperpigmente ve hipopigmente maküler lezyonlar izlendi. Hastanın ağız içi muayenesinde dişsiz döneminde kretlerde ve damakta herhangi bir anomali gözlenmedi, dişlenme döneminde ise kama şeklinde dişlerin mevcudiyeti, ve ayrıca oligodonti görüldü. Beş yıllık takip sürecinde hastanın vücut ve mental gelişiminde yaşıtlarına kıyasla herhangi bir yetersizlik tespit edilmedi.SONUÇ: Incontinentia Pigmenti'de görülen dental anomalilerle hastalığın erken teşhisi yapılabilir. Hastalığın özel bir tedavisi olmayıp, birçok vücut sistemini etkilemesi nedeniyle interdisipliner yaklaşımlarla takip ve tedavi gerektirmektedir.Öğe Molding of the regenerate in reconstruction of the temporomandibular joint by distraction osteogenesis: A case report(2012) Çandırlı, Celal; Çelik, Salih; Sılay, EminDistarksiyon osteogenezisinde rejenerat?n ?ekillendirilmesi literatürde kabul edilen bir prosedürdür. Bu i?lem genellikle konsolidasyon periodunda elastik traksiyon ile uygulanmaktad?r. Bu olgu sunumunda, temporomandibular eklemin transport distraksiyon osteogenezisi ile rekonstrüksyonu s?ras?nda akut ?ekillendirme i?lemi uygulanm ??t?r. Aktivasyon periodunun 10. gününde transport segmentin uygun olmayan vektörde oldu?u fark edilmi? ve segmente manuel olarak yakla??k 150 kadar ?ekillendirme i?lemi uygulanm ??t?r. ?ki y?ll?k takip sonucunda olguda iyi bir temporomandibular eklem fonksiyonu ve kemik olu?umu izlenmi?tir.Öğe Sonlu-silindir üzerindeki akış yapısının deneysel olarak incelenmesi(Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, 2012) Çelik, Salih; Karakuş, CumaBu tez çalışmasında, serbest yüzeyli dairesel sonlu-silindir üzerindeki akış yapısı, kapalı devre açık yüzeyli su kanalında Parçacık Görüntülemeli Hız Ölçüm Tekniği (PIV) kullanılarak deneysel olarak incelenmiştir. Sonlu-silindir, D=40mm çap, h=40mm yükseklik (yükseklik çap oranı, h/D =1 ve h/D=3) değerlerine sahiptir. Deneyler, serbest akış hızı ve sonlu-silindir çapına bağlı Reynolds sayısının Red=1000 ile Red=7000 aralığında, sonlu-silindir önü, sonlu-silindir serbest ucu üzerinde ve sonlu-silindir arkası yönünde gerçekleştirilmiştir. Deney esnasında, iki boyutlu anlık hız alanları PIV yöntemiyle ölçülmüş ve bu hız profilleri kullanılarak zaman-ortalama hız alanları , akım çizgileri ve girdap eş düzey eğrileri elde edilmiştir. Deneysel çalışma sonucunda, sonsuz silindir üzerindeki iki boyutlu akış yapısından farklı olarak sonlu-silindir serbest yüzeyi üzerindeki akışın birçok girdap sistemlerinin birleşmesinden oluştuğu ve daimi olmayan üç boyutlu (3-D) karmaşık bir yapıya sahip olduğu görülmüştür. Sonlu-silindir önünde saat yönünde dönen girdapların oluştuğu, Reynolds sayısı arttıkça oluşan girdapların boyutlarının küçüldüğü ve girdaplılık değerlerinin arttığı görülmüştür. Sonlu-silindir serbest yüzeyinde ise akış ayrılma ve yeniden birleşme noktaları ile birlikte ayrılma baloncuğunun meydana geldiği, Reynolds sayısı arttıkça oluşan ayrılma baloncuğu boyutlarının küçüldüğü ve girdaplılık değerlerinin arttığı görülmüştür. Sonlu-silindir arka bölgesinde negatif yönde dönen ters akışların meydana geldiği gözlemlenmiştir. Sonlu-silindir arka köşesi ile düzlem yüzey birleşme bölgesinde ise pozitif yönde dönen spiral girdaplar oluşmaktadır. Sonlu-silindir firar kenarından ayrılan akışın düzlem yüzeyinde yeniden birleşme noktası meydana getirdiği; Reynolds sayısının artması ile birlikte yeniden birleşme noktasının silindir arka yüzeyine doğru yaklaştığı, bunun yanı sıra oluşan ters akış bölgelerinin boyutunun küçüldüğü belirlenmiştir.Öğe Sürnümerer molar dişlerin retrospektif olarak incelenmesi : Klinik ve radyolojik bir çalışma(2010) Bereket, Cihan; Çakır Özkan, Nilüfer; Şener, İsmail; Tek, Mustafa; Çelik, SalihAmaç: Literatürde sürnümerer molar dişler ile ilgili çalışmalar az sayıdadır. Bu çalışma 31 hastada gözlenen 41 adet sürnümerer molar dişin klinik ve radyolojik özelliklerini incelemek amacıyla yapıldı. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada sürnümerer molar dişi olan 31 hastada (9 erkek, 22 kadın) saptanan 41 adet sürnümerer molar diş incelendi. Olguların yaşı, cinsiyeti, dişlerin unilateral yada bilateral oluşu, lokalizasyonları, şekli, sürme durumları ve ilişkili patolojiler incelendi. Bulgular: Lokalizasyonlarına göre değerlendirildiğinde, maksillada 37(%90.2), mandibulada ise 4 (% 0.8) adet sürnümerer molar diş görüldü. 41 adet sürnümerer dişin 27(%65.8)’sinin distomolar (16 (%59.3) simetrik ve bilateral, 11(% 40.7) unilateral), 14(% 34.2)’ ünün paramolar diş (4(% 28.6) simetrik ve bilateral, 10(% 71.4) unilateral) olduğu bulundu. Sonuç: Sürnümerer molar dişler komşu dişlerde sürme bozukluğu, çürük, kök rezorpsiyonu, kist formasyonu gibi patolojilere neden olabilmektedir. Bu yüzden dikkatli bir klinik ve radyolojik inceleme ile erken teşhis edilmeleri, ilişkili komplikasyonların önlenmesi bakımından önemlidir.