Yazar "Özdemir, Ramazan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Investigation of acute phase reactants and antioxidant capacity in calves infected with cryptosporidium parvum(2017) Çenesiz, Metin; Öztürk Sağk, Aliye; Dalğın, Duygu; Yarım, Gül Fatma; Çiftçi, Gülay; Özdemir, Ramazan; Güzel, Murat; Kazak, Filiz; Çenesiz, SenaKriptosporidiozis, fekal-oral yolla bulaşan bir zoonoz enfeksiyondur. Cryptosporidium parvum yaygın prevalans göstermekle birlikte, buzağılarda daha epidemik olarak seyretmektedir. Hastalık yüksek morbidite ve mortalitesine bağlı olarak, ciddi ekonomik kayıplara neden olur. Bu çalışmada, C. parvum ile enfekte buzağılara halofuginon (100 µg /kg/gün-7 gün) tedavisi uygulanmış ve bu tedavinin akut faz proteinleri ile antioksidant kapasite üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Çalışma grubu, C. parvum ile enfekte, 1-3 haftalık 10 Holstein buzağıdan oluşturulmuştur. Tedavi öncesi ve sonrası alınan kan numunelerinde, serum amiloid A (SAA), haptoglobulin (Hp), C-reaktif protein (CRP), seruloplazmin (CP), malondialdehid (MDA) seviyeleri ile süperoksid dismutaz (SOD) ve adenozin deaminaz (ADA) aktiviteleri tespit edilmiştir. Elde edilen veriler, tedavi öncesi ve sonrası SAA, CRP ve MDA seviyelerinde istatistiksel bir farklılık olmadığını, fakat tedavi sonrası Hp (P<0.001) ve CP (P<0.05) seviyeleri ile ADA (P<0.05) ve SOD (P<0.001) aktivitelerinde istatistiksel olarak anlamlı bir düşüş meydana geldiğini ortaya koymuştur. Sonuç olarak, C. parvum ile enfekte buzağılarda tedavi ile ADA ve SOD aktiviteleri ile Hp ve CP seviyelerinde düşüş sağlandığı tespit edilmiştirÖğe Ruminantlarda koruyucu hekimlik : I. aşı uygulamaları(2013) Altuğ, Nuri; Özdemir, Ramazan; Cantekin, ZaferCanlı vücudu bağışıklık sistemi sayesinde infeksiyonlara bağlı oluşabilecek hasarların önüne geçme yeteneğine sahiptir. Canlılarda bağışıklık, doğal bağışıklık ve edinsel bağışıklık olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. İmmunolojiye gerçek anlamını kazandıran ve immun yanıt deyimini içeren kavram, spesifik bağışıklıkta denilen edinsel bağışıklıktır. Edinsel bağışıklık doğal infeksiyon ya da aşılamalar yoluyla aktif olarak, kolostrum ve immunserum ile de pasif olarak oluşabilmektedir. Koruyucu hekimlik kapsamında edinsel bağışıklık oluşturulmasında aşı uygulamaları sıklıkla başvurulan yöntemlerdendir. Bu derlemede aşı ve aşı çeşitleri, aşı uygulamalarında dikkat edilecek hususlar, gözlenebilecek yan etkiler ve ruminantlarda uygulanan aşılar hakkında güncel bilgiler verilerek, eksikliği görülen bölgeye ve sürüye uygun aşı programının hazırlanmasına katkı sağlanması amaçlanmıştır.Öğe Ruminantlarda koruyucu hekimlik : II. endoparaziter kontrol(2013) Altuğ, Nuri; Özdemir, Ramazan; Yaman, MehmetKoruyucu hekimlik, ruminantlarda endoparazit olarak yaşayan helmint hastalıklarını önlemek ve maksimum ve- rim elde etmek amacıyla önemlidir. Aşı çalışmaları henüz başarıya ulaşmadığından antihelmintik kullanımı, üretim ka- yıplarının azaltılmasına, zoonoz hastalıkların önlenmesine katkı sağlayan ve hala en sık başvurulan yöntemdir. Bunun- la birlikte ruminantlarda helmint enfeksiyonlarının kontrolü antihelmintik mücadele ve alternatif kontrol yöntemlerinin eş zamanlı ve bilinçli yapılmasıyla sağlanabilir. Bilinçsiz ve düzensiz antihelmintik uygulamaları etkili bir kontrolü engelle- mekte ve ilaçlara karşı direnç gelişmesine neden olmaktadır. Antihelmintik ilaç kullanımının temel amacı, konakçının parazit yükünü mümkün olduğunca azaltmaktır. Kullanılacak ilacın seçiminde parazitin gelişme dönemi, ilacın etki spektrumu, terapotik indeksi, verilme kolaylığı, fiyatı ve kalıntı bırakıp bırakmayacağı gibi kriterler dikkate alınmalıdır. Mücadele etkili ilaçlarla ve uygun zamanda yapılmalıdır. Tedavide etki spektrumu dar olan ilaçlar başka ilaçlarla kombi- ne edilmeli veya geniş spektrumlu ilaçlar tercih edilmelidir. Pratik uygulamada ruminantlar yılda iki kez tedavi edilirler. Tedavide doğru doz uygulamasına, kullanım sıklığına ve ilaç rotasyonuna dikkat edilmesi, ilaçlara karşı direnç gelişimi- ni önleyerek daha az antihelmintik kullanımı sağlayacaktır. Bu derlemede antihelmintik ilaçların etki mekanizması, etki spektrumu, etken maddeleri ve bunların ticari preparatları ile gebelik, laktasyon ve kesim öncesi kullanımında dikkat edilecek hususlar tablolarla özetlenmiştir.Öğe Tip 1 ve tip 2 diyabetli sıçanlarda gastrik motilite hormonlarının değerlendirilmesi(Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, 2018) Özdemir, Ramazan; Öztürk, Aliye Sağkan; Altuğ, NuriDiyabetik gastroparezis, çevresel/genetik birçok faktörden etkilenerek oluşabilen diyabetin komplikasyonlarından olup diyabete bağlı gastrik boşalmanın gecikmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada, deneysel olarak Tip 1 ve Tip 2 DM oluşturulan sıçanlarda gastrik motilitenin, ghrelin düzeyleri belirlenerek değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada 21 adet erkek wistar albino sıçan her grupta 7 hayvan olacak (n=7) şekilde negatif kontrol, Tip 1 DM, ve Tip 2 DM olmak üzere 3 gruba ayrıldı. Kontrol grubuna normal sıçan diyeti ve IP sitrat tampon, Tip 1 DM grubuna 55 mg/kg tek doz IP streptozotosin (STZ), Tip 2 DM grubuna ise 2 hafta boyunca yüksek yağlı diyetle (%40) beslenme sonrası tek doz IP STZ 35 mg/kg uygulandı. Kan glikoz düzeyleri 270 mg/dL üzerinde olanlar DM olarak kabul edildi. Anestezi altında kalpten kan örnekleri alınarak tüm sıçanlar sakrifiye edildi. Örneklerin çalışılmasında biyokimyasal parametreler için sulu sistem otoanalizör yöntem, hormon analizleri ticari ELISA kitleri ve kan glikoz düzeylerinin belirlenmesinde hızlı test kitleri kullanıldı. Çalışmanın sonuçlarında, Tip 1 DM, Tip 2 DM grubunda kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, STZ uygulaması sonrasında kan glikoz düzeyleri yükselmiş ve istatistiki olarak anlamlı (p<0,001) idi. Tip 1 DM grubunda total protein ve albümin düzeyleri düşmüş, kan üre nitrojeni, ALT, AST, direkt bilirubin ve total bilirubin düzeyleri istatistiki olarak anlamlı düzeyde (p<0,001) artmıştı. Tip 2 DM grubunda ise kreatinin, total kolesterol, trigliserid, HDL, VLDL ve ALP düzeyleri diğer gruplardan anlamlı oranda (p<0,001) yüksek idi. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında HOMA β diyabet gruplarının her ikisinde de düşmüş, HOMA IR ise artmıştır. Yüksek yağlı diyete bağlı obezite ve STZ ile indüklenen β hücre hasarının birlikte olduğu bu çalışmada, Tip 2 DM modelinde insülin direnci ve β hücre fonksiyonunun değerlendirilmesinde hem HOMA β hem de HOMA IR'nın kullanılabileceği sonucuna varılmıştır. Dislipidemi bulguları Tip 2 DM grubunda obezite ile ilişkiyi, artmış karaciğer enzim seviyeleri ise Tip 1 DM için öncelikli hasarlanmanın burada meydana geldiğini yansıtan bulgular olarak değerlendirildi. Sonuç olarak, Tip 1 DM'lu sıçanlarda düşen ve Tip 2 DM'lu sıçanlarda düşme eğiliminde olan ghrelin, diyabetik gastroparezisin tanısında basit ve güvenilir bir parametre olarak kullanılabileceği ve metabolik sendrom için de yeni bir biyobelirteç olarak göz önüne alınabileceği kanısına varıldı.