Yazar "Demir, Sedat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Avrupa insan hakları sözleşmesinde işkence ve insanlık dışı muamele veya küçültücü muamele(Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, 2007) Demir, Sedat; Nal, Sabahattinİnsanın, sadece insan vasfını tasımasıyla dogustan kazanmıs oldugu haklar olarak kabul edilen insan hakları, tarihin ilk çaglarından bugüne sürekli daha baskın olan güçler tarafından engellenmektedir. Zamanla insan, temel hak ve hürriyetleri konusunda mücadeleler vererek, haklarının ihlal edilmesinin önüne geçecek tedbirler aramıstır. Özellikle, 2. Dünya Savası'nın ardından, devletlerin kendi ulusal sistemleri içerisinde aldıkları koruyucu tedbirlerin pek ise yaramadıgının anlasılması üzerine, uluslararası bir gücün varlıgına duyulan ihtiyaç artmaya baslamıstır. nsan Hakları Evrensel Bildirisi ve onun daha da ileri bir formu olan Avrupa nsan Hakları Sözlesmesi, bu yönde atılan adımlar için birer dönüm noktası olmuslardır. 20. yüzyılın, ?insan hakları çagı? olarak anılmasının sebebi bu uluslararası belgeler olmustur. Ancak, ulusal ya da uluslararası düzlemde olsun yapılan bu düzenlemelere ragmen, insan hakları ihlallerinin ortadan kalktıgını söylemek mümkün degildir. O nedenle, gelisen insan hak ve hürriyetlerine ayak uyduracak, sürekli bir kontrol mekanizması zaruri bir ihtiyaç haline gelmistir. AHS ve denetim mekanizması halindeki yargı organı ?Avrupa nsan Hakları Mahkemesi (AHM)?, günümüzde bu ihtiyacı karsılamak üzere önemli bir rol üstlenmektedir. Kamu otoritesince özgürlüklerinden mahrum edilmis kisilerin durumları ile ilgili herhangi bir ihlal olup olmadıgına dair sık sık üye ülkelerde denetimler yapmak suretiyle, ?Avrupa skenceyi Önleme Komitesi?nin de (CPT) benzer bir görevi yerine getirmektedir. Gerek, AHM'nin dava kararları, gerekse CPT' nin yapmıs oldugu denetimlere iliskin yayınladıgı raporlar, devletlere bu konuda düsen sorumlulukları hatırlatması açısından büyük önem arz etmektedir. Bu dogrultuda ülkeler gerekli gördükleri takdirde, ihlallere neden olan hususlarla ilgili olarak uygun düzenlemeler yapmaktadırlar. Türkiye, üye diger devletler gibi insan hakları konusunda hukuki ve idari düzenlemeleri yapmaya baslamıs, ancak özellikle terör ile mücadele kapsamında yapılan basit hatalardan ve bilinçsizlikten ötürü, aleyhinde açılan çogu davayı kaybetmistir.