Yazar "Kar, Hakan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Firing Distance Estimates with Pellet Dispersion from Shotgun with Various Chokes: An Experimental, Comparative Study(Wiley-Blackwell, 2011) Arslan, M. Mustafa; Kar, Hakan; Uner, Bulent; Cetin, GurselThere are several studies suggesting models for firing distance estimation due to pellet dispersion, but few of them consider the degree of choke of a shotgun. The purpose of this research is to suggest some models for estimation of the firing distance for choked and cylinder bore shotguns. Twelve gauge with full chokes, and 12 and 16 gauge with cylinder bore shotguns were fired with #2 and #5 shots from 75, 100, 300, 500, and 1000 cm distances. Statistically significant pellet dispersion values were found for each shotgun by using #2 and #5 shots for different firing distances. All the data obtained were analyzed with linear regression and four models were constituted. Investigators should use special formulae for each shotgun, degree of choke, and pellet type while determining the firing distance. Therefore, more experimental and comparative studies should be designed for each type.Öğe Hatay ağır ceza mahkemesinde karara bağlanan cinsel suçların analizi(2008) Arslan, Mustafa; Kar, Hakan; Akçan, Ramazan; Çekin, NecmiBu çalışmada; suç sayılan cinsel amaçlı davranışlar kapsamında, Hatay Ağır Ceza Mahkemesinde karara bağlanan dosyalar incelenerek sanık ve mağdurların özelliklerinin değerlendirilmesi amaçlandı. 2006-2007 yıllarında karara bağlanan 1844 dava dosyasından cinsel suçlar ile ilgili olan 60 dosya incelendi. Cinsel saldırı mağdurlarının en küçüğü 5, en büyüğü 38 yaşında olup olguların %78.34’ünün kadın olduğu saptandı. Mağdurların %51.66’sının 11-15 yaş aralığında olduğu, 10 yaş ve altındaki 10 olgudan 9’unun erkek çocuk olduğu, 20 kız çocuğunun yaşının büyütülerek davanın düşürüldüğü görüldü. Sanıkların ise; hepsinin erkek ve 57’sinin tanıdık çevreden olduğu, dava sonucunda %33.3’üne (18 kişi) ceza verildiği, ceza alanların 12’sinin fiili livata sanıkları olduğu saptandı. Çok sayıda faktörün etkilediği kemik yaşı ile yaşın büyütülmesine karar verilerek davanın düşürülmesine yol açılması, aslında hukuka karşı bir hiledir. Bu nedenle, yaş düzeltme taleplerinde ana belirleyici kriter kemik yaşı olmamalıdır. Ayrıca, davaların önemli bir kısmının delil yetersizliğinden beraatla sonuçlanması dikkate alınarak; delillerin eksiksiz toplanabilmesi ve erken başvuruyu sağlayabilecek bütüncül yaklaşımla çalışan cinsel saldırı merkezlerinin oluşturulması gerekmektedir.Öğe Sexual assault in childhood and adolescence; a survey study(2010) Kar, Hakan; Mustafa Arslan, M.; Çekin, Necmi; Akçan, Ramazan; Hilal, AhmetChildren and especially adolescent females are sexually assaulted more frequent comparatively to adults according to many studies. The aim of the study was to describe demographic features of victim and assailant, sexual assault characteristics, the time between assault and the examination, to determine genital/non-genital injuries and place of assault in child and adolescent sexual assault victims to provide descriptive data on medico-legal findings and health care strategies among them. A prospective survey was carried out among sexually abused child and adolescent cases referred to Forensic Medicine Council Adana Group Administration in the period of January 2007 to December 2007. Of 141 cases, 78 cases that agreed to respond the questionnaire were taken in the scope of the study. Only eighteen (23%) of cases were examined within the first three days of abuse. Forty-two of cases expressed that they were not abused and had voluntary sexual activity. Most of perpetrators were friends of victims. The majority of cases were determined to be young female adults, aged between 16 to 18 years, which had a voluntary sexual activity. The legal issue in these cases was complaint of families of cases' to the public prosecutor. In this respect, in our country law should be more tolerant to voluntary sexual activity of close aged individuals.