Yazar "Tunç, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Laparoskopik kolesistektomi planlanan olgularda indüksiyonda yüksek doz roküronyum uygulamasının perioperatif etkileri(Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, 2018) Tunç, Mehmet; Turhanoğlu, SelimAmaç: Çalışmamızda, laparoskopik kolesistektomide anestezi indüksiyonu esnasında roküronyum uygulamalarının intraabdominal basınç ve cerrahi koşullar üzerine etkilerinin araştırılmasını amaçladık. İkinci amaç ise postoperatif bulantı kusma ve ağrı skorunun ve entübasyon/ekstübasyon sürelerinin belirlenmesidir. Yöntem: Genel anesteziyle operasyona alınacak, 18-75 yaş, ASA skoru I-III olan hastalar çalışmaya alındı. Randomize olarak Grup A hastalarına yüksek doz roküronyum (1,2 mg/kg), Grup B hastalarına 0,6 mg/kg roküronyum verildi. İntraoperatif TOF oranı ve PTC ölçüldü. Cerrahiye düşük İAB'yle (7 mmHg) başlandı. Cerrah 4-basamaklı cerrahi alan değerlendirme skalasıyla cerrahi alan şartlarını değerlendirdi, gerektiğinde İAB artırıldı. Ekstübasyon 2 mg/kg sugammadeks yapılarak TOF 0,9 olduğunda gerçekleştirildi. Postoperatif bulantı kusma (PONV) 4., 12. ve 24. saatlerde ve postoperatif ağrı 2., 24. saat ve 3. gün değerlendirildi. Bulgular: Gruplar arasında demografik ve hemodinamik veriler arasında anlamlı bir farklılık yoktu. Grup A'da anlamlı olarak daha kısa sürede endotrakeal entübasyon gerçekleştirilirken (119,85±36,96 sn karşılık 215,63±55,56 sn, p<0,001) Grup B'de anlamlı olarak daha kısa sürede ekstübe edildiler (213,67±42,69 sn karşılık 169,63±42,04 sn, p<0,001). Yüksek roküronyum dozu kullanılan Grup A'da İAB ilk 20 dk'da Grup B'ye göre anlamlı olarak daha düşük bulundu. Operasyon süreleri Grup A'da anlamlı olarak kısa bulundu (29,00±7,39'ya karşılık 34,63±12,00 dk, p<0,044). Grup A'da postoperatif ağrı ve ilk 12 saatte bulantı kusma anlamlı olarak düşüktü. Sonuç: Yüksek roküronyum dozu ile oluşturulan derin nöromusküler blok normal roküronyum doz uygulamasına kıyasla laparoskopik kolesistektomilerde operasyonun daha düşük İAB değerleri ile yapılmasına olanak sağlarken, operasyon süresini kısalttı, postoperatif PONV ve ağrıyı azalttı.