Yazar "Gökçek, Kaya" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Balık yemlerinde kullanılan farklı protein kaynaklarının Sibirya Mersini (Acipencer baerii Brandt 1869) jüvenillerinin proteaz aktivitesi üzerine etkileri(2016) Alptekin, Cemal; Gökçek, KayaBu çalışmada, Sibirya mersin balığı, A. baerii, pre-larvalarının kondisyon faktörü üzerine besleme protokolünün etkisi ve ticari karma yemlerde kullanılan farklı protein kaynaklarının jüvenillerin proteaz aktivitesi üzerine olası inhibisyon etkisi in vitro metotlar kullanılarak incelenmiştir. Canlı yemle besleme ve karma yeme geçiş dönemi, kondisyon faktörünü istatistiki olarak etkilemiştir (p<0.05). Çalışmada, proteaz aktivitesi üzerine en düşük inhibisyon değeri soya protein konsantresi (%14.45±1.58) ve balık unundan (15.34±3.85%) elde edilmiştir. En yüksek inhibisyon değerleri ise soya unu (%63.33±4.71) ve kan ununda (%66.67±8.02) ölçülmüştür. Balık unu ve soya ununun 1:1 kombinasyonunda ise, enzim aktivitesi nispeten daha yüksek miktarda etkilenmiştir (%31.85±10.50)(p<0.05).Öğe Comparative efficacy of three anesthetic agents on juvenile African catfish, Clarias gariepinus (Burchell, 1822)(2013) Öğretmen, Fatih; Gökçek, KayaBu çalışmada, üç anestezik maddenin (karanfil yağı, fenoksiethanol ve eugenol) etkinliği kültür şartları altında yetiştirilmiş Karabalık’larda karşılaştırılmıştır. Etkin en düşük doz kriteri olan 180 s içinde bayılma ve 300 s içinde ayılma hali karanfil yağında 50 mg L-1 (bayılma 193±62 s ve ayılma 251±32 s), fenoksiethanolde 750 ?l L-1 (bayılma 145±24 s ve ayılma 174±10 s) ve eugenolde 50 mg L-1 (bayılma 197±29 s ve ayılma 310±17 s) dozlarında elde edilmiştir. Bireysel olarak bayılma ve ayılma hallerinin başlangıcı, kullanılan anestezik maddenin dozuna bağlı olarak istatistiki açıdan farklı bulunmuştur (P<0,05). Anestezik madde konsantrasyonu ile bayılma süresi arasında ters bir üssel ilişki tespit edilmiş, ancak anestezik madde konsantrasyonu ile ayılma süreleri arasındaki ilişki üssel olarak ölçülmüştür. Bu çalışmanın sonucunda, kullanılan üç anestezik maddeden Karabalıklar için en uygun olanın karanfil yağı olduğu söylenebilir.Öğe The effect of different first feeds on proteolytic activity of the northern Pike, Esox lucius linneaus 1758, post- larvae(2014) Hazman, Burak; Gökçek, KayaTurna, Esox lucius , balığı post-larvaları besin keselerinin tüken mesi takiben ilk on günlük dönemde alabalık mikro diet yemi, Artemia nauplii ve plankton ile beslenmiş ve post-larvaların proteolitik aktivitesi ölçülmüştür. Çalışmanın sonucunda, farklı tip besinlerin proteolitik aktivite üzerinde istatistiki açıdan önemli bir etkisinin olduğu tespit edilmiştir (P<0,05). Proteaz aktivitesinde ölçülen en yüksek değerler Artemia (228 ,22±15 ,44 U/mg ) ve plankton (302 ,78±45 ,85 U/mg ) gruplarında 2. günde , mikro diyet (202 ,05 ± 19, 79 U/mg ) grubunda ise 3. günde elde edilmiştir. Bu noktadan sonra, tüm gruplardaki proteaz aktivitesi düşmeye başlamıştır. Daha sonra, proteaz aktivitesinin 8. günde Artemia ve plankton gruplarında, 9. günde ise mikro diyet grubunda bariz bir şekilde arttığı belirlenmiştir. Diğer besinlerle karşılaştırıldığında, turna balığı post- larvalarını plankton ile beslemenin proteolitik aktivite üzerine daha olumlu etki yaptığı gözlenmiştir.Öğe Effect of different protein sources on protease activity of northern pike, Esox lucius Linneaus 1758, juvenile(Ege Üniversitesi, 2020) Gökçek, Kaya; Szabó, Tamás; Suzer, CüneytThe aim of the study is to determine the inhibitory effect of different protein sources on protease activity of Northern pike, E. lucius, during larval ontogeny. For this purpose, Northern pike were fed from yolk sac absorption until 21 days after hatching (DAH). At that point, larvae were sampled on 7, 14 and 21 DAH days and the activity of enzyme was analyzed in vitro. In the study, two different fish meal, chicken meal, krill meal, corn gluten, soybean protein concentrate, soybean meal and dried distillers grains with solubles were tested. Fish meal-I showed the lowest effect (7.53 %) on 7 DAH larvae. Moreover, chicken meal has the highest inhibitory effect on the proteases in the first week (68.27%). In the following period (DAH 14), although the inhibition ratio dramatically increased in all ingredients, fish meal-I has still the lowest effect on proteolytic activity (55.66%). In the same period, the highest effect was obtained from krill (82.28 %) and chicken meals (86.73 %), respectively. Then, there was no statistical difference between fish meal-I, fish meal-II and corn gluten in the 21 DAH and relatively lower than the others (p>0.05). Additionally, chicken meal again has the highest effect on juveniles with the ratio 89.27 %. As a result, the increase of proteolytic activity was notably increased in 7-14-21 DAH, however, it is concluded that feeding larvae and juveniles with live prey is still suggested to get better result for such a carnivorous species culture. Keywords: Northern pike, protease activity, protein sources, inhibition effect Öz: Bu çalışmanın amacı, farklı protein kaynaklarının turna balığının larval gelişimi sırasında sindirim enzimlerinden proteaz enzimlerini inhibe edici etkisinin tespit edilmesidir. Bu amaçla, Turna balığı, E. lucius, larvaları yumurtadan çıkıştan itibaren 21. günün sonuna kadar beslenmişlerdir. Bu noktada, besleme yapılan larvalardan 7, 14 ve 21. günlerde örnekler alınarak in vitro enzim aktiviteleri tespit edilmiştir. Çalışmada, protein kaynağı olarak iki farklı balık unu, tavuk unu, krill unu, mısır glüteni, soya protein konsantresi, soya unu ve damıtılmış tahıl test edilmiştir. Yedinci günde, en düşük etki balık unu-I grubunda tespit edilmiştir (% 7,53). Ayrıca, tavuk unu ilk hafta en yüksek durdurucu etkiyi göstermiştir (% 68,27). Bunu takip eden dönemde (14. gün), tüm hammaddelerin durdurucu etkisi dramatik bir şekilde artmış olsa da, proteolitik aktivite üzerindeki en düşük etki yine balık unu-I grubunda görülmüştür (% 55,66). Aynı dönem içerisinde, en yüksek etki krill ve tavuk ununda tespit edilmiştir (sırasıyla, %82,28 ve 86,73). Ardından, 21. günde ise balık unu-I, balık unu-II ve mısır gluteni arasında herhangi bir istatistiki fark bulunmamıştır (p>0.05). Bunun yanında, tavuk unu bu dönemde de enzim aktivitesini durdurucu en yüksek etkiye sahip olmuştur (% 89,27). Sonuç olarak, 7- 14 ve 21. günlerde proteolitik aktivitenin belirgin artış göstermesi ile birlikte, bu türden karnivor balıkların larva ve juvenil boylarının beslenmesi sırasında canlı yemlerin kullanılmasının daha başarılı gelişim sonuçlarını ortaya koyacağı düşünülmektedir.Öğe The effects of feeding level and stocking density on the growth and feed efficiency of himri barbel fry, Barbus luteus (Heckel, 1843)(2009) Gökçek, Kaya; Tepe, YalçınTwo stocking densities (20 and 40 fry/80-l tank) with 4 feeding rates (2.5%, 5.0%, 7.5%, and 10.0% body weight/day) were used to determine the optimum feeding level for himri barbel fry during a 60-day culture period. Water quality parameters (temperature, dissolved oxygen, pH, and total ammonia nitrogen) were monitored during the experiment. Final body weight and specific growth rate (SGR) was significantly lower with the 2.5% feeding rate than with the others, at both stocking densities; however, no significant differences were observed between the other feeding rates and between stocking densities. The best feed conversion ratio (FCR) of 1.37 was achieved with the 2.5% feeding rate and stocking density of 40 fry/80 l; yet, in terms of total yield and survival the optimal FCR of 1.50 was obtained with the 5.0% feeding rate and 40 fry/80 l. At the 10.0% feeding rate survival rates were significantly lower. Both feeding ratio and stocking density also affected water quality parameters.Öğe Karabalık (Clarias gariepinus) larvalarının çam yaprağı arısı tırtılı (Neodiprion sertifer) ile beslenebilme olanaklarının belirlenmesi(2006) Genç, Münevver Ayçe; Turan, Funda; Akyurt, İhsan; Gökçek, Kaya; Demirci, Aydın; Gürlek, MevlütBu çalışma ile bölgesel olarak elde edilebilen farklı yemlerin ve bunların karışımlarının karabalık {Clarias gariepinus) larvalarının büyümesi üzerine etkileri belirlenmiştir. Balık larvaları (ortalama ağırlık 2,70±0,08 mg, ortalama boy 0,75±0,05 mm ve 2 günlük), ticari alabalık başlangıç yemi (TY: kontrol), tubifeks, Neodiprion sertifer (ÇAT), tubifeks+TY ve ÇAT+TY olmak üzere beş farklı yem ile 18 gün süreyle beslenmişlerdir. TY, Tubifeks ve ÇAT+TY gruplarında büyüme benzer bulunurken sadece ÇAT grubunda ciddi büyüme düşüşü izlenmiştir. Gruplar arasında 6,10,14 ve 18. günlerdeki ortalama ağırlık değerlerinde önemli farklılıklar belirlenmiştir (p<0,05). Araştırma sonuçları, kuru karma yeme (TY) tubifeks ilavesinin, diğer diyetlerle karşılaştırıldığında; büyüme ve yaşama oranını olumlu yönde arttığını ve önerilebilir olduğunu göstermiştir.Öğe A Preliminary study on protease activity of Russian sturgeon, acipencer gueldenstaedtii Brandt and Ratzenburg, 1833, at early life stages(2016) Gökçek, Kaya; Szabó, TamásBalık yemi endüstrisi, aday türlerin optimum rasyon ihtiyacını belirlemek için araştırmalarına devam etmektedir. Bu amaçla yapılan in vitro analiz metotları, in vivo metotlara göre daha verimli olabilir. Bu çalışma iki farklı çalışmadan oluşmaktadır; bunlardan birincisi ticari besleme protokolünün proteaz enzimlerinin değişimi üzerine olan etkisini, ikinci çalışma ise farklı protein kaynaklarının Rus mersini, A. gueldenstaedtii, jüvenillerinin erken dönem proteaz aktivitiesi üzerine olan inhibisyon etkisini belirlemeyi amaçlamıştır. İlk çalışmada, canlı yem ile besleme ve karma yeme geçiş periyodunun, sindirim sistemindeki günlük proteaz miktarını istatistiki olarak etkilediği tespit edilmiştir (P<0.05). İkinci çalışmada ise, mikro yemlerde kullanılan bazı protein kaynakları, Rus mersini jüvenillerinin proteaz enzimlerini olası inhibe edici etkilerini belirlemek için in vitro olarak test edilmiştir. En düşük inhibisyon etkisi balık ununda (%15.44) gözlemlenmiş, ancak buna karşın soya protein konsatresi, soya unu, mısır glüten ve pirinç kepeği proteaz enzimlerini balık unu ve diğer hammaddelerle yaptığı kombinasyonlardan istatistiki açıdan daha yüksek oranda inhibe etmiştir (sırasıyla % 63.55, 71.81, 72.24 ve 80.77). Buna ek olarak, balık ununun soya unu/soya protein konsantresi ile 1:3 oranındaki kombinasyonları kabul edilebilir seviyede inhibe edici bulunurken (%26.38 ve 22.13), kan ununun aşırı seviyede inhibe edici olduğu tespit edilmiştir (%97.28)Öğe A preliminary study on protease activity of the northern pike (Esox lucius L. 1758) larvae(2012) Gökçek, Kaya; Naz, Mehmet; Szabo, Tamas; Urbanyi, BelaNispeten yüksek inkübasyon sıcaklığında kuluçkalanan Turna balığı pre-larvalarının proteolitik aktivitesi, besin keseli dönemden kritik ilk yem alma noktasına kadar ölçülmüştür. Yumurta açılım günü (DAH) olan 0. gün ile 12. günler arasında larvaların proteolitik aktiviteleri arasında istatistiksel olarak fark bulunmuştur (P<0,05). Turna larvalarının proteolitik aktivitesi DAH 0’da DAH 5’e kadar yavaşça yükselmiş, daha sonra DAH 6’dan DAH 8’e kadar ani bir yükseliş görülmüştür. Buna ek olarak, DAH 8’de bariz bir pik gözlenmiştir (595,22±9,07 U/mg protein). Lavaların tümü, besin kesesinin tükenmesini takiben 4. günde açlıktan ölmüştür. Sonuç olarak, doku yıkımını önlemek amacıyla, larvalar 13°C’deki kuluçkalama şartlarında, DAH 8’de besin kesesinin tükenmesini takiben hemen ilk yem verilmelidir.Öğe Prey selection by African catfish Clarias gariepinus (Burchell, 1822) larvae fed different feeding regimes(2006) Yılmaz, Erdal; Bozkurt, Ahmet; Gökçek, KayaMevcut çalışmada karabalık, Clarias gariepinus, larvalarının canlı yem seçimi laboratuar koşullarında incelenmiştir. Dış beslenmeye geçen larvalara 7 gün boyunca plankton, plankton + alabalık başlangıç yemi ve plankton + betain ilaveli alabalık başlangıç yemi verildi. Yemlemeden 15 dakika sonra her muameleden 5 larva mide içeriklerini ve seçicilik indekslerini tespit etmek için örneklendi. Kuru yemlerin larvaların canlı yem seçimlerini etkilememesine rağmen, büyümelerini önemli derecede iyileştirdiği gözlendi (P < 0,05). Tüm yemleme rejimlerinde de karabalık larvalarının diğer zooplankton türlerinden çok Kopepod ve Rotaria türlerini tercih ettiği belirlenmiştir.Öğe Prey selection by African catfish Clarias gariepinus(Burchell, 1822) larvae fed different feeding regimes(2006) Yilmaz, Erdal; Bozkurt, Ahmet; Gökçek, KayaLive prey selection by African catfish, Clarias gariepinus, larvae was examined under laboratory conditions. Larvae were offered plankton, plankton + trout starter (TS) and plankton + betaine supplemented trout diet (BTS) for 7 days after exogenous feeding. Five larvae were sampled to determine their gut contents and selectivity index for each treatment 15 min after the feeding. It was observed that dry diets (TS and BTS) improved the growth (P < 0.05), but did not significantly influence the prey selection of the larvae. It was determined that African catfish larvae preferred Copepods and Rotaria sp. to other zooplankton species for all feeding regimes. © TÜBİTAK.