Yazar "Yaqoobi, Hasibullah" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Duodenal bölge tutulumu ile seyreden mortal nötropenik enterokolit olgusu(2022) Yaqoobi, Hasibullah; Bal, Tayibe; Çabalak, Mehmet; Önlen, Yusuf; Ocak, SabahattinNötropenik enterokolit çoğunlukla akut lösemili hastalar gibi mukozal hasarı indükleme potansiyeli yüksek hastalığı olanları ve yoğun kemoterapötik rejimleri alan hastaları etkilemektedir. Burada kemoterapi devamında ateş, karın ağrısı, bulantı, kusma, karında şişkinlik, ishal, ağız içinde yara şikayetleri ile başvuran, batın BT’ de diffüz duodenum duvar kalınlaşması saptanan 34 yaşında akut lenfoblastik lösemi tanılı nötropenik enterokolit olgusu sunulmuştur. Olgumuzu sunmaya değer kılan duodenal bölge tutulumu ile seyreden nötropenik enterokolit olmasıdır.Öğe HIV pozitif hastalarda hepatit e virüs seroprevelansı ve kronik hepatit e enfeksiyonun araştırılması(Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, 2023) Yaqoobi, Hasibullah; Önlen, YusufAmaç: Bu çalışma, HIV pozitif hastalarda HEV seroprevalansının araştırılması, kronikleşme olup olmadığının araştırılması ve genotip analizinin yapılması amacıyla planlanmıştır. Gereç ve yöntem: Çalışma için alınan kan örneklerinden, Anti-HEV IgM ve IgG (HEV IgM ve IgG ELISA, DiaPro, Italy) mikroplak ELISA yöntemi ile, HEV RNA da PCR ekstraksiyonu Qiagen virüs kiti (Qiagen EZ1automated system, Germany) kullnılarak BioRad RT-PCR cihazı kullanılarak çalışılmıştır. Bulgular: Çalışmamıza dahil edilen HIV-1 tanılı 101 hastanın 78'i (%77,2) erkek, 23'ü (%22,8) kadın ortanca yaş 32 idi (p=0,582). Anti-HEV IgG (+)'liği prevalansı %3,96 (n=4) olarak bulundu. Kadınlarda anti-HEV IgG (+)'liği %13.0 iken, erkeklerde bu oran %1,3 idi (p=0,002). Yeni HIV tanısı almış olgularla eski tanı grubundaki olgularda anti-HEV IgG (+)'liği prevalansı benzerdi (p=0,984). Anti HEV IgG (+) grupta, Anti HEV IgG (-) gruba göre kadın cinsiyet, erkek cinsiyete kıyasla anlamlı oranda daha baskındı (p=0,036). Anti HEV IgG (+) olguların medyan yaşı, Anti HEV IgG (-) gruptakine göre anlamlı oranda daha yüksekti (p=0,002). Çalışmadaki 44 (%43,5) MSM olgusunun, yurtdışı seyahati öyküsü olan 11 (%11,3) olgunun ve yabancı uyruklu 7 (%6,9) olgunun, sifiliz koenfeksiyonu bulunan 14 (%13,8) olgunun, HBsAg (+)'liği olan 1 (%0,99) olgunun, gebe olan 3 (%2,9) olgunun ve CD4+T hücre sayısı 200 hücre/μl'nin altında olan 7 (%6,9) HIV (+) olgunun hiçbirinde Anti HEV IgG (+)'liğine rastlanmadı (p=0,073, p=0,476, p=0,578, p=0,413, p=0,838, p=0,849). Anti HEV IgG (-) grupta Anti HEV IgG (+) gruba göre anti HAV IgG (+) liği anlamlı oranda daha yüksekti (p=0,010). Anti HEV IgG (+) grupla, Anti HEV IgG (-) grup arasında yeni tanı HIV hastası oranı, eğitim düzeyi, komorbidite varlığı, alkol kullanımı, sigara kullanımı ve CD4+ T hücre durumu açısından anlamlı fark bulunamadı (p=0,984, p=0,127, p=0,408, p=0,206, p=0,517, p=0,849). Anti HEV IgG (+) grupla, Anti HEV IgG (-) grup arasında HIV RNA düzeyi, CD4+T hücre sayısı, ALT, AST, ALP, GGT ve TBİL düzeyleri açısından anlamlı fark yoktu (p=0,528, p=0,573, p=0,313, p=0,432, p=0,474, p=0,243, p=0,413). Sonuç: Bulgularımız HIV pozitif hastalarda HEV seroprevelansının yüksek olmadığını, kronik enfeksiyona dönüşmediğini göstermekle beraber ülkemizde HIV ve HEV ilişkisini araştıracak daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu düşünmekteyiz. Anahtar Sözcükler: HIV, Hepatit E Virüs, Seroprevelans, Kronik Hepatit E EnfeksiyonuÖğe Oxidative stress index can be a new marker related to disease severity in COVID-19(Walter De Gruyter Gmbh, 2021) Dogan, Serdar; Bal, Tayibe; Cabalak, Mehmet; Dikmen, Nursel; Yaqoobi, Hasibullah; Ozcan, OguzhanObjectives: The aim of this study was to evaluate the relationship between systemic oxidative balance, and the severity of the disease in patients with COVID 19. Methods: Sixty-four patients were divided into three groups according to the severity of the disease: mild (n=28), moderate (n=11) and severe (n=25). Twenty-four healthy controls included to the study. Proinflammatory cytokines (IL-6 and TNF-alpha), D-dimer, fibrinogen, total oxidative status (TOS), total antioxidant status (TAS) were measured and oxidative stress index (OSI) was calculated. Results: The mean age of severe group was significantly higher than the other groups (p=0.001). TAS levels were significantly decreased in all patient groups compared to controls, while serum TOS and OSI levels were significantly different in all three stages of the disease. Serum IL-6 and TNF-alpha levels were significantly elevated in severe group compared to other groups. TOS and OSI levels were also significantly correlated with IL-6, CRP, ferritin, fibrinogen, LDH and D-dimer. Conclusions: TOS and OSI levels are an indicator of systemic oxidative balance in COVID-19 and related to the disease severity. They can be an important marker for evaluating the disease severity and used in the management of patients with COVID-19.Öğe Two Travel-Related Dengue Fever Cases(Bilimsel Tip Yayinevi, 2023) Yaqoobi, Hasibullah; Cabalak, Mehmet; Onlen, Yusuf; Bal, Tayibe; Ocak, SabahattinDenguefever is a viral disease seen as imported cases in Turkiye. Mosquitoes of the genus Aedes (A. aegytiand, A. alboptticus) serve as vectors. The flaviviridea a family is a RNA virus in the genus flavivirus. The incubation period is 3-14 days. There are four different serotypes: DENV-1, DENV-2, DENV-3, and DENV-4. Infection with any serotype can occur. It is the most important step for diagnosis, especially, in cases traveling to endemic regions in Turkiye. Warning symptoms such as fever, headache, retrobulbar pain, myalgia, jointpain, rash (macular, papular, petechiae, purpura) are important in early diagnosis. RT-PCR from serum makes a definitive diagnosis. DENV IgM positivity and four-fold increase in DENV IgG also make the diagnosis. The main treatment is supportive treatment. There is no specific antiviral treatment. There is a vaccine licensed as Dengvaxia for people in the risk group. In our study, we wanted to share our two cases of Dengue fever, which is likely to be confused with malaria, in the Hatay region, where imported malaria cases are common.Öğe Varicella Zoster Virus Pneumonia without Signs of Vesicular Skin and Mucosa Lesions During Pregnancy(Bilimsel Tip Yayinevi, 2023) Yaqoobi, Hasibullah; Bal, TayibeChickenpox is an infectious disease caused by the varicella zoster virus (VZV). VZV causes two different clinical pictures, chickenpox and shingles. Chickenpox is a preventable, benign disease with a vesicular rash, but it can cause life-threatening organ involvement such as pneumonia. Pneumonia is more common and dangerous in pregnant women. The importance of history and clinical findings in diagnosis is indisputable. Isolation of VZV from vesicular fluid is the gold standard in laboratory diagnosis. From body fluids, detection of VZV nucleic acid by Polymerase Chain Reaction (PCR) and antigen by Direct Immunofluorescent antibody (DFA) is sensitive and specific. Detection of IgM and IgG by serological methods such as Enzyme-Linked Immunosorbet Assay (ELISA), Enzyme Linked Florencent assay (ELFA) is used for diagnosis. In severe and atypical cases, RT-PCR is the appropriate method to rapid demonstration of VZV. Demonstrating VZV IgM and IgG positivity with serological methods such as ELISA and ELFA is also important for the diagnosis of acute chickenpox. Reducing complications, antiviral treatment and supportive treatment are the cornerstones of chickenpox management. Here, we wanted to share a pregnant case who had not had chickenpox/shingles before, had no history of contact with chickenpox, had not been vaccinated against chickenpox, and developed pneumonia due to varicella without skin and mucous membrane involvement.